3 Mart 2015 Salı
Tüm Bilinmeyenleriyle Kolera Hastalığı
Kolera; pirinç suyu görünümünde, şiddetli diyare (ishal), kusma, ağır sıvı ve elektrolit kaybı ile karakteristik bir enfeksiyon hastalığıdır.
Koleranın Etkeni :
Vibroi kolera denilen virgül şeklinde çok küçük hareketli bir organizmadır. Isıya ve güneş ışısına karşı oldukça dirençlidir.
Hastalık Hindistan gibi bazı ülkelerde tek olgular halinde her zaman bulunur. Sağlık koşulları bozuk ülkelerde enfeksiyonun bulaşması sular aracılığı ile olur. Kanalizasyon sistemi bozuk yerlerde yayılma çok hızlı olmaktadır.
Koleranın Belirtileri :
Kuluçka dönemi çok kısadır, 6 saat ile 3 gün arasında değişir. Başlangıç belirtileri şiddetli karın ağrıları, ıkıntısız, eforsuz boşalan diyare (ishal) ve fışkırır gibi kusmalardır. Daha sonra kusma ve diyare sayısız şekilde çoğalır. Dışkının görünümü çok değişir, pirinç suyu gibidir. Gözler çukura batar, göz altları morarır. Yüz soluk ve endişelidir, ağır kurur. Tedavi edilmeyenlerde ölüm oranı %40′tır.
Hasta Bakımı ve Koleradan Korunma :
Koleralı hastalar kesin olarak hastaneye yatırılarak tedavi edilmelidir. Salgın zamanı özel kolera yatakları hazırlanır. Yatak ortası delik yapılır ve altına bir kova konur. Diyare şiddetlenince dolan kova değiştirilir. Hastanın kaybettiği sıvı ve elektrolit dengesi damar yolu ile tedavi verilerek sağlanır.
Hastaların izolasyonu dışkı kültürleri negatif oluncaya kadar sürdürülmelidir.
Partörlere’de (taşıyıcılar) antibiyotik verilir.
Hastanın yatak çarşafları ve çamaşırları yakılmalıdır. İçme suları kaynatılmalı ya da içme ve şehir suları klorlanmalıdır. Sebzeler çok iyi yıkanıp kaynatılmalıdır. Meyveler klorlu su ile yıkanmalıdır.
Sağlamlara kolera aşısı uygulanmalıdır. Kolera aşısının koruma oranı oldukça düşüktür ve koruma süresi de çok kısadır, çok sık aralarla tekrarı gereklidir. Bu nedenle ancak salgın zamanı geniş çapta aşılama yararlıdır.
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder